16 Şubat 2011 Çarşamba

Stresin Boyutu

Sadri Şener, Süper Lig'de parmakla gösterilen başkanlardandı şimdiye kadar ancak dün öyle bir açıklama yaptı ki, yaşanılan stresin boyutlarının artık ne dereceye geldiğini gözler önüne serdi.

Başkan normalde hep gülen yüzünün aksine dün sert mizaçla hem Fenerbahçe'yi, hem de Kayserispor'un kalecisi Volkan Babacan'ı tebrik etti (!) Fenerbahçe'nin Kayserispor'u 2-0 yendiği maçtan sonra. Sadri Başkan'a göre Volkan ''muazzam bir kalecilik yapmış ve daha maçın başında takımını pes ettirmiş.

Bahsi geçen pozisyonu herkes biliyor herhalde. Daha 3. dakika dolmadan kendisine gelen geri pasını kötü bir şekilde uzaklaştırmak ya da arkadaşına pas olarak değerlendirmek isteyen Volkan Babacan, topu Özer'e teslim edip, ilk golde pay sahibi olmuştu. Hatta işi abartan Trabzonspor forumlarında ikinci golde de Volkan'ın büyük hatası olduğu yazılıp çiziliyor ve bunların ardında art niyet aranıyor.

Taraftar yazar, çizer, konuşur, söyler, iftiranın kralını, çamurun hasını atar ancak başkanlık seviyesindeki insanların bu tip ağır ithamlarda bulunurken bin defa düşünüp bir defa konuşması gerekir. Camiada sürekli, ''bizim işimiz net'', ''bizde hile hurda yok'' söylemleri dolaşıyor ancak bunu sık sık vurgulayıp, rakiplere dokundurmakla da neyi halletmeye çalışıyorlar anlamış değilim. Şenol Hoca'da ne zaman puan kaybedilse, ''bizim hilemiz hurdamız yok'' lafını kullanıp kullanıp duruyor konudan bağımsız olarak. Ha elinizde varsa net bir belge, herhangi bir dayanak, çıkarırsınız ortaya konuşursunuz ama bu şekilde tavır gösterildiği sürece Aykut Kocaman'ın ''irdelenmesini istediği penaltılarla'', Şenol Güneş'in ''ak kaşık'' muhabetlerinin birbirinden farkı kalmayacak. Ya da Aziz Yıldırım'ın açıklamalarıyla, Sadri Şener'in açıklamaları hep aynı kapıya çıkacak.

Volkan Babacan meselesine gelince: Ezelden beri bilirim, hatta savunurum Volkan Babacan'ı, şans vermek gerekli diye ama takımın ciğerini bilen Fenerbahçeli dostlarım her seferinde ''aman aman Allah bizi Volkan'dan korusun'' der dururdu. Ne kadar kötü bir kaleci olduğunu anlata anlata bitiremezlerdi. Hatta meşhur bir Alanyaspor maçı efsanesi var ama durumu detaylı olarak hatırlayamıyorum. Bu kadar kötü referanslara sahip bir kaleciyi alıp, Souleymanu Hamidou'nun arkasında 2. kaleci yapmak tamamen Kayserispor'un tasarrufu. Volkan zaten kötü bir kaleci ve emin olun bir kaç maç daha oynarsa, bu tarz nice hataların altına imza atar. Formda ve etkili Fenerbahçe'nin özellikle ikinci yarıda aldığı galibiyetlere çamur atmak yerine, onlar kadar bu işe inanmak gerekir. Bunun dışında Volkan Babacan'ı da suçlarsın, Serkan Kırıntılı'yı da suçlarsın, Vanja Ivesa'yı da suçlarsın. Sonra iş döner dolaşır Beşiktaş'ın yaptığı gibi kendi kalecini suçlarsın. Bu işlerin sonu yok. Bir de zararı var. Bu açıklamalar oldukça Fenerbahçe'nin maçlarında rakip kalecileri ekstra baskı altına alır, hataya davetiye çıkarırsın.

Sezon başından beri iddia ediyorum: Trabzonspor bu ligin en iyi takımı, en iyi futbol oynayan, şampiyonluğu en çok hak eden takımı. Her alanda, her platformda. Başkanından, teknik direktörüne, futbolcusundan, malzemecisine en çok Trabzonspor hak ediyor şampiyonluğu. En çok Şenol Güneş hak ediyor şampiyonluğu ve belki de çoktan alması gereken bir ünvanı almaya çalışıyor. Maalesef işler iyi giderken yakalanan sempatiyi yavaş yavaş kendi ellerimizle yok etmeye başladık. Ona buna çamur atmak Trabzonspor'u idare edenlerin işi olmamalı. Yoksa kimseden farklı olamazsın.

Ha unutmadan ekleyeyim, gidişat da iyi gidişat değil. Bu stres, bu baskı, bu sinir harap eder adamı. Dikkatli olsun yönetim ve teknik direktör.

2 yorum:

Adsız dedi ki...

sadri şener birazcık bursaspor başkanı ibrahim kızılı şenol güneş te birazcık toy ertuğrul sağlamı örnek alsın diyeceğim artık.artık moda oldu her maçtan sonra sadri şener yorumları saçma sapan esprileri.sanki başkan değil yorumculuk yapıyor adam.fener maçı biter fener maçını yorumlar galatasaray başkanının yerinde olsan ne yaparsın diye sorar reha muhtar trabzonsporun esamesinin bile okunmadığı programda ben trabzon başkanıyım haddim değil demez başlar yorum yapmaya.hergün bir televizyona bir gazeteye genel değerlendirme verir.aykut kocaman bir laf der balıklama atlar şenol güneş adam dediğine diyeceğine pişman olur haklı olarak.adama yapmadığı hakaret kalmaz çok beyefendi şenol güneşin.ondan sonra da aykut kocaman kulübesinde otururken erkek gibi elini öpmeye gider şenol güneş.aziz yıldırım sadri şenerden ayrı oturarak izler fenerbahçe trabzon maçını sadri şener gidin ona sorun der.anlamaz hala aziz yıldırım peşinde dolaşıp espri yaparak bu işlerin olmayacağını.yani zor dostum zor.

omanim dedi ki...

deminki yoruma isim yazmayı unuttum ben omanim:)