27 Ocak 2011 Perşembe

Erken Veda

İstanbul seferinin ilk ayağını dün akşam Beşiktaş karşısına çıkarak gerçekleştirdi Trabzonspor. Ziraat Türkiye Kupası B Grubu'nun son maçında Beşiktaş'a 2-1 mağlup olan Trabzonspor, Gaziantep Büyükşehir Belediyespor'un da deplasmanda Manisaspor'u 2-1 mağlup etmesiyle grubunda 3. olarak kupaya veda etti.

Beşiktaş klasik dizilişiyle sahaya çıkarken, Trabzonspor, Serkan, Egemen, Cale, Selçuk, Colman, Jaja, Umut, Engin ve Burak'ı kenarda bırakarak, ciddi bir rotasyon uyguladı. Hafta sonu oynanacak olan Fenerbahçe maçı düşünülerek tertip edilen bu kadro karşısında Beşiktaş ilk beş dakikanın ardından oyunu tamamen forse eden taraf oldu. Seyircisinin de desteğiyle son derece iştahlı ve aç bir oyunla rakibini kendi yarı sahasına kıstıran siyah beyazlı takım, Simao'nun mükemmel driplinginden sonra Almeida'ya indirdiği topa, Portekizli santraforun klas dokunuşuyla ilk yirmi dakika dolmadan skor üstünlüğünü eline geçirdi. Golden sonra sürklase olan rakibi karşısında net pozisyonlar bulamasa da, oyun olarak üstünlüğünü sürdüren Beşiktaş ilk yarım saat dolarken bir başka Portekizli yıldızı Ricardo Quaresma'nın enfes şutuyla farkı ikiye çıkardı. 2-0'dan sonra iyice sürklase olan Trabzonsporlu oyuncular bundan sonraki dakikaları daha zor geçirerek kendilerini soyunma odasına attı. İlk devrenin sonuna doğru sakatlanan Glowacki'nin yerine oyuna stoperdeki 4. rotasyon tercihi olan Mustafa Yumlu girdi.

İkinci yarı başlar başlamaz Brozek'in Alanzinho'ya verdiği şık pas ve Brezilyalının golüyle Trabzonspor, İnönü Stadyumu'nda küçük bir soğuk duş etkisi yarattı. Golün hemen ardından gelişen atakta Yattara'nın ortasına Pawel Brozek kafayı vurdu ancak bu kez top direğe takıldı. Üstüste gelen bu iki kritik Trabzonspor atağı hem oyun kontrolünü hem de maçın ivmesini bir anda Trabzonspor'a geçirsede, Beşiktaş bir süre sonra nispeten dengeyi sağladı ve Hugo Almeida ile mutlak bir gol fırsatında direğe takıldı.

Gaziantep Büyükşehir Belediyespor, Manisa'da erken yakaladığı üstünlüğü devam ettirince ve İstanbul'daki maçta kopmayınca Şenol Güneş oyuna Piotr Brozek'in yerine Umut'u alarak forveti çiftledi. 80. dakika civarlarında da yorulan Sezer'in yerine aslardan 'Colmandante Gustavo' oyuna girdi. Manisaspor tam bu sıralarda beraberliği sağladı ve Trabzonspor maçı kaybetse bile gruptan çıkacak pozisyona geldi ancak, Manisa'dan ikinci Gaziantep Büyükşehir Belediyespor gol haberi gelince Trabzonspor'un işi atacağı bir gole kaldı. Ancak o gol gelmedi ve maçı Beşiktaş 2-1 kazanarak yoluna devam ederken, son şampiyon Trabzonspor grup maçları sonunda turnuvaya veda etti.

Geçen sezon denize düşmüş misali bu kupaya can havliyle sarılan Trabzonspor için bu sene hedef değişik olunca Şenol Güneş bir tercih kullanıp, sahaya yedekleriyle çıkmayı tercih etti. Bu rotasyon tercihi kimileri için tartışma konusu tabi ki. Trabzonspor kadrosu her iki turnuvaya da yetecek nitelikte mi değil mi sorusunu eminim Şenol Güneş'te kendisine sormuştur. Kaybedilecek bir Fenerbahçe maçının motivasyon anlamında da, takımı sarsabileceğini düşündü belki de Şenol Hoca. Kendisine ve felsefesine saygı duyduğum için o yapıyorsa doğrudur diyebilirim sadece. Belki Trabzonspor bir kaç sezon evvel şampiyonluk hasretine son verebilmiş olsaydı dün akşam sahaya çıkacak olan kadro bu olmayabilirdi ama belli ki şampiyonluk hedefine fazlasıyla şartlanmış bir teknik direktör var Trabzonspor'un başında. Genel olarak takımda beğendiğim oyuncular Mustafa Yumlu ve kritik anlarda yaptığı kötü tercihlere rağmen Alanzinho oldu. En azından sorumluluk alarak takımı ileriye taşımayı başardı. Yattara'da fena bir görüntü çizmedi ancak bu maça çıkması kendisi adına can sıkıcı olabilir. Belki de Fenerbahçe maçı için dinlendirilen as takımın arasında olmayı isterdi. Sezer biraz daha maç eksiğini giderirse, Selçuk kadar olmasada, şu anda Selçuk'un yokluğunu doldurmaya birinci aday oyuncu konumunda. Kendisini geliştirebilirse daha fazla süreler alabilir. Ceyhun'un performansını beğenmedim. Giray'da bir çok kademe hatası yapıyor ve bir türlü sinirlerine hakim olamıyor. Çabuk bir görüntü vermesine rağmen, ilk müdaheleleri de net ve etkili değil. Brozek kardeşlerin ikisini de beğendim. Forvet olan Pawel'in golde Alanzinho'ya yaptığı asist bile kaliteli ve zeki bir oyuncu olduğunu gösteriyor zaten. Sol bek olan Piotr gerçi bu maçta sol bek gibi oynamadı ama iyi paslar atabilen, teknik bir oyuncu olarak göze çarptı.

Schuster'in takımı Beşiktaş, hiç kuşkusuz bu ligin en seyredilebilir bir iki takımından biri. Kendi adıma hiç bir maçlarını kaçırmam herhalde bundan sonra. Quaresma'yı, Guti'yi, Simao'yu izlemek büyük bir keyif. Almeida için attığı gole rağmen düşüncelerim henüz değişmedi. Bence vasat bir golcü ve kesinlikle Bobo'dan daha iyi değil. Takımın ilk yarıdaki şevki, isteği, oyuna hakimiyeti gerçekten etkileyiciydi. Taraftarda heyecanlı ve istekli. Tamamen takıma kenetlenmiş ve her iyi hareketi takdir eder durumdalar. Yalnız bir konu var çok enteresan. Orta sahada Sezer'in, Guti'ye yaptığı sert bir faul sonrasında taraftarın tepkisi ya da Quaresma'nın yerde kaldığı bir anda verdikleri reaksiyonlar biraz fazla abartılı. Sakatlanacaklar korkusunu, piyangodan para çıkmış ve parayı herkesten sakınan adamların psikolojisine benzettim. Sakin olmaları lazım. Bu müdaheleler Alex'e de, Kewell'a da, Baros'a da yapılıyor. Zamanında Lincoln'e de yapıldı, Anelka'ya da, Ortega'ya da... Ben bir Trabzonspor - Fenerbahçe maçı hatırlarım Trabzon'da 0-0 biten, o maçta Hasan Üçüncü denilen futbol fakiri, Ortega'yı canından bezdirmiş, maçın ardında da ''O dünya starı, Arjantinli Ortega'ysa, ben de Sürmeneli Hasan'ım'' gibi müthiş felsefeler içeren bir açıklama yapmıştı(!). İkinci yarıya rakibi hafife alarak başlamaları büyük hata. Konsantrasyon kaybı yaşarlarsa, ağır bedeller ödeyebilirler. Trabzonspor'un elenmesiyle kupanın bir numaralı favorisi durumuna geldiler ve büyük ihtimal bu sezon kupanın galibi Beşiktaş olacak. Ayrıca Beşiktaş'ı tebrik etmek gereken bir husus daha var. Ligdeki rakiplerinin hepsi artık tek cephe için mücadele ederken, Beşiktaş üç cephede birden uçmaya devam ediyor. 12 puanlık fark yüksek ama Fenerbahçe'nin olası Trabzonspor galibiyeti, Beşiktaş'ı da çok heveslendirir.

Artık Trabzonspor için tek hedef ve 16 maç kaldı. Belki de en önemlisi bu hafta Şükrü Saraçoğlu Stadyumu'nda oynanacak. Yıpranmamış kadroyla...

Hiç yorum yok: