11 Ocak 2011 Salı

Rotasyonun Getirdikleri

Onur, Egemen, Serkan, Cale, Selçuk, Colman, Jaja ve Alanzinho... İlk yarı boyunca iskeletin önemli parçalarını birleştiren bu isimlerden bazısı yedek kulübesinde otururken, kimisi Konya'ya dahi getirilmedi. Jaja, Alanzinho ve Colman zaten ''devamsızlıktan'' cezalılardı. Oynamalarını beklemiyordum. Ayriyetten Mehmet Çakır ve Brozek kardeşlerde sahada olmayınca iş sezonu yedek geçirenlere düştü. İlk on beş dakikada bir iki kez Burak Yılmaz ile rakibi yoklayan bordo mavililer, 17'de Burak ve 18'de Yattara'nın golleriyle maçı erkenden çevirmeyi başardı. Top kontrolünü nispeten zorlaştıran zeminde Konya Torku'da özellikle sağ kanattan Anıl'ın bindirmeleriyle pozisyonlar bulsa da, kimi zaman Tolga'da eriyen toplar, kimi zaman da kötü tercihler sonucu heba oldu.

İkinici yarıda bir dönem Galatasaray'da oynayan ve Hakan Şükür'ün yerine zaman zaman forma şansı bulan Cafercan Aksu'nun klas kafa golüyle Konya Torku'yu umutlandıran gol geldi. Serkan Balcı ve Ceyhun Gülselam değişikleriyle zora giren oyunu tutmayı başaran Trabzonspor, son dakikada Umut'un ayağından bulduğu golle maçı 3-1 kazanmayı başararak, ikinci maçında ilk galibiyetini aldı.

İki alt kategori takımından, iki maçta toplam 3 gol yedi Trabzonspor. Lig ortalamasının üzerine çıkan bu ortalama da, rotasyondan ziyade biraz da motivasyon eksikliği var kanımca. Selçuk ve Colman olmayınca dengesi bozulan orta sahayı baskıyla ve driplingle kolay geçiyor rakipler. Alan iyi paylaşılamıyor ve bu dengesizlik takımın tüm mevkilerine yayılıyor. Glowacki ve Giray'ın bu maçta kötü olduğunu kimse iddia edemez herhalde. Keşke Giray'ın yerine Mustafa oynayasaydı bu maçta diyeceğim ama ''Şenol Hoca felsefesine'' karşı durmak olmaz. Barış Ataş'ın yetersizliği net bir şekilde ortaya çıktı. Serkan girene kadar olumlu tek hareketini göremedik. (Mübalağa etmiyorum) Tayfun, Bremen maçıyla döndüğü takımında bu maçta da yetenekleri doğrultusunda fena futbol oynamadı. Kondisyonu 64 dakika sahada kalmasına yetti. En az üç dört maça daha ihtiyacı var. Sezer iyi değil. Ben daha kaliteli bir kumaş olduğunda hala ısrarcıyım ama kulübede oturmak biraz paslandırmış O'nu. Surat ifadesi de huzursuz gibiydi. Burak her zamanki gibi çalışkandı, çok koştu, mücadele etti. Verilen görevi yapmaya çalıştı. Engin Baytar herhalde en olaysız maçını geçirdi. Maçın önüne geçmemesi takdire şayan! Umut bildiğimiz Umut, Yattara bildiğimiz Yattara'ydı.

Manisaspor ve Beşiktaş maçlarının ardından gruptaki durum şekillenecek. ''Double double'' yapmak ballı kaymak olur bu sezon. Yapacak kadroda var elde. Alt kategori takımlarına karşı Manisaspor'un da, Beşiktaş'ın da mağlubiyeti var. Trabzonspor iki puan kaybetti, Beşiktaş ve Manisaspor üçer... Dört puan daha toplanırsa yeteceğini düşünüyorum.

16 Ocak'ta Manisaspor'u Trabzon'da ağırlayıp, taraftara merhaba diyecek bordo mavililer. Artık ideal onbirde yavaş yavaş sahne almaya başlar. Rotasyonda gördüklerimiz pek tatmin edici değil.

Konya Torku'nun en iyileri Anıl ve İshak'tı. İshak 1992 doğumlu. (via Tanju Eren) Umut vaad eden bir futbolcuya benziyor. Cafercan ''temiz'' piyasa yaptı hazır transfer sezonundayken, bir hafta içinde Spor Toto Lig'e gelirse şaşırmayalım. Kalitesi kaldırır zira...

Hiç yorum yok: