16 Eylül 2010 Perşembe

12 Dev Adam'ın Primi...

Şimdiye kadar bir ülke tarafından, bir takıma veya sporcuya verilen en büyük primin sahibi oldu dünya ikincisi basketbol milli takımımız. 38 milyon TL'lik çeki Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın elinden alan Turgay Demirel, bir polemiği de başlatmış oldu tabi ki adam başı verilen 1.5 milyon liralık ikramiye ile birlikte.

Öncelikle belirteyim, Barış Ermiş, Cenk Akyol falan gibi adamlar bu parayı bir yılda kazanmıyor. Özellikle Engin Atsür'ün ağır sakatlığı sonrasında kadroya çağrılan ve sadece ''garbage time''ların adamı olan Barış tamamen bir ikramiyenin üstüne konmuş oldu. Birinci olan A.B.D'nin primi henüz belli değil ama üçüncü ve dördüncü olan Litvanya ile Sırbistan'ın primleri adam başı 4500'er euro. Bizimkilerin aldığı paranın yanında tabi ki onların aldığı primler devede kulak dahi kalamıyor.

Bu kadar prim verilmeli miydi? Bence verilmemeliydi. Tabi ki 4500'er euro bizim oyuncuları kesmez ama 1,5 milyon lira da işi ''Ali Sami'' boyutuna getirmiyor değil.

Bu arada şu meşhur ''maddi manevi'' konusuna değinmeden de geçemeyeceğim. Takım kaptanı Hidayet Türkoğlu hem Slovenya, hem de Sırbistan maçlarının ardından canlı yayınlarda iki kez bu konuyu gündeme getirince ihale biraz da O'na kalmış oldu. Ben başta takım arkadaşlarının, hatta Orhun Ene, Harun Erdenay gibi adamların dahi Hido'ya bu konuyu gündeme getirmesini söylediğini bile düşünüyorum. Yoksa daha geçen sezon 5 yıl karşılığında 54 milyon dolarlık dev bir kontrata imza atan Hido takımın içerisinde bu konuyu gündeme getirecek son adam. İki konuşmasında da ''bu gençler herşeyi hakediyor'' tümcesini özellikle belirtti. İyice ayrıntıya inersek, Sırbistan maçından sonra ''geçen günde söylemiştim'' deyip arkasındaki Sinan Güler'e bakıp ''yine söyleyeyim mi?'' deyince Sinan'ın  ''söyle söyle'' cevabını da unutmayalım. Takım istedi, Hido'da yaptı bence. Hepsi bu.

Bu prim konusu her başarıdan sonra gündeme geliyor. Milli futbolcuların ''jeep'' davasını falan unutmadık daha. Bu konuyla ilgili bir genelge olsa, Fransa Açık'ı kazanacak tenisçimiz de, Tiger Woods'u devirecek golfçümüz de, Paris - Dakar rallisine katılacak olan pilotumuzda ne kazanacağını bilse fena olmaz bence. Referandumdaki maddelere keşke bunu da ''dayatsaymışız''. Aradan çıkarırdık!

Hiç yorum yok: