5 Mayıs 2009 Salı

MVP

Majesteleri emekli olduktan sonra bir ''kral'' peydah oldu NBA Organizasyonu'na. Lise takımında oynarken birkaç kez Michael Jordan, Scottie Pippen, Charles Barkley ve Shaquille O'Neal'ın O'nu izlemeye gittiğini duymuş ve heyecanlanmıştım ''Nasıl oynuyor ki?'' demiştim. LeBron James NBA'e adımını attığından beri sanki 40 yıldır bu organizasyonun içindeymişçesine çabuk adapte oldu. O sadece ellili, altmışlı sayılar kaydeden bir oyuncu değil (Kulakların çınlasın Kobe!) aynı zamanda iyi bir ribaundçu ve bir playmaker kadar iyi bir pasördü. Düşünün ilk yıllarında en büyük yardımcısı Zydrunas Ilgauskas olan bir oyuncudan bahsediyorum. Sonrasında çaylak Daniel Gibson'un beklenenden üst düzey bir performans göstermesinin yanında Anderson Varejao, Ben Wallace ve Joe Smith gibi vasatın biraz üstü oyuncularla etrafı donatılan ''King James'' kısa sürede takımını NBA'in şampiyonluk favorileri arasına sokmayı başardı. İki sezon önce San Antonio Spurs tarafından NBA finallerinde süpürülen ''tecrübesiz'' Cavs geçen sezonda ''sıkı'' bir konferans finalinin ardından Celtics'e 4-3 kaybetmişti. Bu sezon işler biraz daha farklı. LeBron artık en verimli olacağı çağa yaklaşıyor, daha tecrübeli ve şampiyonluğu şimdiye kadar olmadığı kadar fazla istiyor. O'na verilecek en büyük kişisel başarı ödülü de bu sezon verildi. Normal sezon MVP'si olarak LeBron James seçildi dün. Şimdi bu ödülü görkemli bir hale getirmek için şampiyon olması gerekiyor genç forvetin. Boston ve Los Angeles mı dediniz? Ama LeBron James Cavs'ta oynuyor!..

Hiç yorum yok: