17 Ağustos 2009 Pazartesi

Yazıyorum... O Halde Varım...

14 Temmuz 2008'de ilk postu yazdım Sportif Platform'a. O günden bugüne 883 kere ''kaydı yayınla'' butonuna tıklamışım. Bir kez bile ''laf olsun blog dolsun'' tadında post açmadım bloğa. İşimizden, eşimizden, zamanımızdan ayırıp, emek harcayıp düşüncelerimizi paylaştık. Kerem Gönlüm ile alakalı olan posttan sonra çok ama çok üzüldüm, düne kadar şu an yazdığım yazı bir veda yazısı olacaktı aslında ama olmadı yine... Başaramadım... Belki kimilerinin birkaç günde ya da ayda sıkılacağı bu işi ben çok sevdim. Zaten her daim hobi olarak yapmıştım bu işi, kendimi ifade etmenin harika yollarından birisi oldu bu blog 14 Temmuz 2008'den beri. Bloğu yorumlamayan ancak takip eden onlarca kişi olduğunu çok iyi biliyorum. Hepsi daha önceden tanıdığım kardeşlerim, arkadaşlarım zaten. Futbolcular söylerdi hep ''eleştiriler bizi yıpratıyor'' diye... Sinirlenirdim... ''Sen işine baksana, kim ne derse desin kardeşim'' derdim. Şimdi yaşayınca gördüm... İlginç bir duygu... Üşenmedim ve oturup 883 posta gelen yorumları okudum tek tek. Kimisini iki defa, bazen üç... Murat Ortaç ne kadar güzel itiraf etmiş tüm yorumlayanlar adına aslında: '' Faruk kardesim, uzulerek soyluyorum ki beni sasirtmaya devam ediyorsun. Genellikle ciddiyetle ve kiskandigim bir istikrarla surdurdugun bu bloga genelde olumsuz yorumlar yazmak icin katkida bulundugumun farkindayim... '' Evet... Dediği doğru aslında... Yalnızca kendi adına konuşmuş Murat Ortaç çünkü bunu sadece kendisi değil bloğu yorumlayan herkes yapmış. Skor tahminlerini bir yana bırakırsak yorumların %95'i tamamen olumsuz eleştirilerden ibaret. Yazdığım posttaki konuyla alakalı değil ama... Direkt olarak benim eleştirildiğim yorumlar. ''Valla bak bunları yazarsan bir daha bloğuna gelmem'' diyen de olmuş, ''Aferin, sana da böyle bir blog yakışırdı'' diyende... Hatta daha da ileri giden Murat Ortaç kardeşim ''Çevrendeki bir iki tane akrabana hoş görünmek adına ve biz Fenerlileri kışkırtmak adına yazı yazıyorsun'' dedi en son. En ağır hakareti de işittik böylece. Blog tarihinin en ağır hakareti bu oldu benim için. Ha şunu da ayırayım hemen: Blog farklı, normal hayatım farklıdır. Burasıyla orasını asla birbirine karıştırmam. Murat Ortaç, Hakan Demirel vs... Hepsi abimdir, kardeşimdir, hepsine de saygım sonsuzdur. Burada yazılan burada kalır... Daha neler neler var da, aklımda bunlar kalmış... Yıprandım mı? Evet. Fazlasıyla... Sonra bir arkadaşla konuştuk ''Yahu yazıyorsan kendine yazıyorsun'' dedi. Haklı... ''Bırak o zaman bloğu deftere yaz'' dedi yapmayacağımı bile bile. ''O zaman da zevki yok be aga!'' dedim. Evet zevki yoktu çünkü. En ağır eleştiriyi alacak olsam bile, hatta gelen yorumun bu tatta olacağına banko desem bile psikopat bir zevkle ''aaaa yorum gelmiş'' diye düşünüp heyecanla açtım ve yayınladım her yorumu. Güldüğümde oldu, sinirlendiğimde, sevindiğimde... Dediğim gibi zevk alıyorum kardeşim bu işten. Bırakmak olmaz severek yaptığım bu işi. Bırakamam zaten... Kerem Gönlüm'de, Ömer Aşık'ta, Hidayet Türkoğlu'da, Fatih Tekke'de, Raul Gonzalez'de, Gökhan Gönül'de, Semih Şentürk'te hatta İbrahima Yattara'da, beğendiklerimin hepsi ölsün! (MECAZİ ANLAM) benim bloğum yaşasın kardeşim! Tarihe bu kadar post bıraktık. 10 sene sonra açar bakarım yeri geldiğinde ''Vay be bunu yazmışım'' derim. Bunu yapabilecek kaç kişi var hayatta! Ayırmışım zamanımı, feragat etmişim başka şeylerden, belki işimi etkilemiş ama vazgeçmemişim. Seviyorum ulan Sportif Platform'u! Sevmeyen ölsün!!! (MECAZİ ANLAM)

6 yorum:

Melih Kazdağ dedi ki...

Ne biçim yazı yazmışsın kardeşim,etrafındaki birkaç arkadaşına,akrabana yalakalık yapıcan diye... Hayret bişi yaa


Eleştiri Olsun.... :)

Anti-Doping

Anti-lop var bide.

Unknown dedi ki...

Nankörlük ediyorsun admin. Blog tarihinin başından beri en az 20 kere bu bloğa günde 3-4 kez tıkladığımı, hep başarılı bulduğumu, hep hız kesmeden devam etmen gerektiğini yazdım. Ne bekliyosun anlamadım ki? Her yazdığın postun altına, bravo admin, harika bir konuya değinmişsin, süper yazmışsın dememi mi? Yalaka derler adama admin, şakşakçı derler :)Unutma ki yazdığın her entry bugüne kadar tarafımdan okundu, sessiz kaldıklarım tabi ki beğendiğim ve onayladığım yorumlardır. (büyük kısmı) Fikrime ters düşen postların altına da tepki ve yorumlarımı yazdım. Bu bloğun bir gün aceto'nun bloğu gibi çok tıklanan bir blog olmasını istiyorum. Sen burda 3 kişinin eleştrisine dayanamıyorsun, adam kim bilir bizim gibi kaç fanatikle uğraşıyodur. Bunlara gelemiyosan harbiden bırak bu işi. Saçma bulduğum, katılmadığım görüşlerine karşı yorumlarımı hep yazdım ama blog tarihinin iki tane yüz karası postuna tepkim çok büyük oldu. Bi tanesi Yattara'nın gidişine "tekere çomak" başlıklı saçmalıklarla dolu entry idi. Yok Can Doluyağdı bu işi tezgahlamışta, Trabzon el birliğiyle çökertilmişte, bilmem ne. İkincisi de kanında yasaklı madde bulunan ve apar topar milli takım kampından çıkarılan Kerem ile ilgili son posttu.İlkinde çark ettin, durumu düzelttin, ikincisinde anlamamakta ısrar ediyorsun. Bu sabah Lig radyoda kanında aynı zamanda silici (doping etkisini yok etmeye yarayan) madde de bulunduğunu, suçunun çok ağır olacağını konuşuyorlardı. Senin burada ki, Kerem'i iyi tanırım öyle bir şey yapmaz, herkes yapar o yapmaz türü takındığın tavır herkesi çileden çıkarmaya yetti. Ben şu postu kaldır, dahada buraya gelmem türü şeyler yazmayı sevmem ama sadece bu 2 entyde sabırları çok zorladın. Aynı yazıyı Ömer Onan ya da başka bir fenerbahçeli sporcunun başına gelse ne şekilde yazacağını çok iyi bildiğimizden dolayı herkesi kızdırdın. Kanında yasaklı madde bulunan sporcuyu kimse apar topar milli takım kampından çıkarmaz. Senin SPORTİF platform admini olarak Kerem'i mağdurmuş gibi gösteren ve destekleyen bir yazı bu bloğun duruşuna ters düşer, örtüşmez. Tepkinin en büyük kısmı bu yüzden. Bu işi amatör olarak, zevk için yapıyorum diyorsun, bende diyorum ki, adam gibi adminlik yap, okunma sayıları daha çok arttsın, ufak ufak reklem felan almaya başla, belkide sana ek gelir anlamında destek olacak bir blog yarat, bizlerde daha çok sevinelim, daha çok destekleyelim. Çünkü güzel yazıyorsun, bloğu güncel tutuyorsun ve ben okumaktan zevk alıyorum. Ama böyle saçmalık ve yanlış tutumlara yer vermemek kaydıyla. Fikirlerimizin ayrıldığı bir çok konu olabilir, bunları tartışırız. Ama yok Can Yağmuryağdı Yattara'yı gönderdi, yok Kerem'i tanırım, bunu yapacak adam değil tarzı postlar beni hayal kırıklığına uğratıyor, bu bloğun büyümesi adına ümitlerimi köreltiyor. Bu tip entrylede karşı yorumlarda doğal olarak çok sert oluyor, bu da işin doğası. İttirme kaktırma muhabeti vardı gene bu bloğa yakışmayan bi ara ama neyse, unuttuk onu :)

Unknown dedi ki...

Bi de şu anket konusuna değinemden edemeyeceğim. Hazırladığı anketlerin çıktığı sonuçlarıyla bu kadar barışıksız, bu kadar kavga eden bir admin herhalde hiç bir yerde görülmemiştir. Sürekli şöyle bir tutum var. "Sayın okurlar, bana göre yılın sporcusu kesin şudur ama bloğu çok sayıda fenerli okuduğu için sonuç böyle çıktı, ama aslında benim dediğim adam yılın sporcusudur"
Bu ne yaaaa???????? Böyle bir şey var mı allah aşkına ya. Ne olur bir daha anket hazırlama sürekli böyle yorumlar göreceksek işin sonunda. Gerçi bi ara sonuçları hiç yayınlamıyordun, şimdi gene ilerleme var :)
Neyse toparlayalım, duymak istediğin güzel şeylerse, bunu kimse yapmaz. Yazılan karşı görüşlü yorumlar senin en büyük armağanındır. Demek ki blog ilgilyle okunuyor ve takip ediliyor diye. Karşı fikirler havada uçabilir, en güzelide budur ama o bahsettiğim 2 entry bu bloğa gölge düşürüyor, haberin olsun. Yukarıda yaptığın arabesk yazıysa hiç hoşuma gitmedi söyliyim, Aziz Yıldırım gibi BIVAKIYORUM triplerine çok güldüm. Adminsen hassas olmayacan kardeşim, çelik gibi olacaksın, herkesle uğraşacaksın. Her babayiğidin harcı değil, senin harcın olsun. Çok yıpranıyorum bana göre değil dersen (ben kesinlikle yapamam mesela) bırak bu işi gitsin, ama herkes üzülür bunuda bil. Sivilde de ölene kadar kardeşimizsin sende bizim. Kal sağlıcakla :)

Unknown dedi ki...

Yazdığım yorum sınırı geçmiş, iki parça halinde gönderdim, ona göre yayınlarsın artık :)

Faruk dedi ki...

Beni yıpratanın eleştiriler değil, dozları olduğunu postta ifade edebildiğimi sanıyorum ayrıca yazının arabeskten uzak olması için elimden geleni yaptım fakat ne yaparsan yap bu tip bir ''dertleşme'' yazısı yazacağın zaman arabeskin ucundan kıyısından mutlaka geçiyorsun. Kerem Gönlüm postu hakkında herhangi birşey yazmayacağım artık, yalnızca tek şey; ben robot değilim, ntvspor.net hiç değil. Hislerim Kerem'in böyle birşey yapmayacağını (bilerek ve isteyerek) söylüyordu (herhangi bir tanışıklığımız yok, sahada gördüğüm kadar) bunu yansıttım hepsi bu. Final serisi umrumda bile değil, isterse şampiyonluğu Efes'ten alıp Fenerbahçe Ülker'e versinler. Mevzu bu değil, mevzu iyi niyetli ve centilmen olduğuna inandığım bir sporcunun başına gelen olay karşısında (şayet bilerek ve isteyerek yapmamışsa) yaşadığım üzüntüyü belirtmek oldu. Kerem Gönlüm için doping çıktı deyip postu iki kelimede bitirmesini de bilirdim ama dediğim gibi ben ntvspor.net değilim, blogda fikirlerimi paylaşıyorum, birilerine hoş görünecek olsaydım sen, Tolga ve Midget gibi bu bloğun devamlı takipçilerine hoş görünmek için Fenerbahçe lehine yazılar yazardım. Çünkü en çok yorum ve değerlendirme(sağolun)hep sizlerden geliyor. Zaten beni en çok üzen de bu tip birilerine yaranmak için yazı yazdığım iddiaları oldu. Ben kendi terapimi yapıp durumumu düzelttim. Sıkıntı yok. Aceto'da bloğunu kapatıp açmıştı. Herkesin başına gelebiliyor böyle şeyler. Blogun yorum kısmında bir harf kısıtlaması olduğunu bilmiyordum. İçeriği araştırıp böyle bir sınır varsa kaldıracağım. Ben geçen sene Midget'in bloğuna bir NBA play-off tahmin yazısı yazmıştım, ansiklopedi gibiydi, sınır gelse ona gelirdi...

Unknown dedi ki...

4600 karakteri geçtiniz, html yayınlamaz diye bi uyarı çıktı, explorer 8 yükledim, belki ondan kaynaklıdır.
Bu arada hiç kimse Kerem'de doping çıktı, şampiyonluk fenere verilsin demedi, siz gelin güvey oldunuz. Efes'in şampiyonluğu silinmesi onlar için en kolay çözüm, bence kökten kirli ellerini çeksinler, zira yaptıkları şerefsizlikler sadece kerem'in dopingiyle sınırlanamaz. O dopingten idarecilerin haberi yoksa benimde adım hakan değil. daha kimbilir neler çevirdiler?
Son kez, allah belanı versin Efes! :)