24 Aralık 2009 Perşembe

PAF Takım Gelsin!


İddaa kupa programını ilk açıkladığında Trabzonspor'un galibiyetine 4.20 veriyordu. Bir gün sonra oran muhteşem bir iniş gösterdi ve 3.30 oldu. Yine üç büyükten birisine karşı Trabzonspor ve yine halkın favorisi bordo-mavililerdi. Tabi Galatasaray'ın eksikleri ve sahaya çıkaracağı kadroda Trabzonspor'un oranının bu denli düşmesine sebep olan en büyük etkendi.

Maça Alanzinho'nun sol çarprazdan kaçırdığı golle başladı Trabzonspor. Ardından Galatasaray fırtınası esmeye başladı sahada. Özellikle Caner Erkin'in bindirmeleriyle birlikte Trabzonspor savunmasının yumuşak karnı olan sağ kanadı çökertmeyi başaran Galatasaray o bölgeden etkili ataklar geliştirmeye başladı. Arda Turan'ın yıldızların yokluğunda gösterdiği muhteşem performansla birlikte Galatasaray oyunun kontrolünü tamamen eline geçirdi. Trabzonspor, Galatasaray'ın takım halinde gösterdiği etkili performansa karşılık veremeyince oyun deplasman takımının sahasına yıkıldı kaldı. Hücuma çıkarken orta saha organizasyonlarının etkisizliğinin yanında Gökhan Ünal'ın kendisine atılan istinasız her topu ezmesiyle yaşanan sancılı sürecin içerisinde, Arda Turan'ın mükemmel kesmesine, aynı güzellikte kafasını uzatan Caner'in golüyle Galatasaray hakettiği skor üstünlüğünü yakalamakta gecikmedi. Golden sonra da etkili olan taraf Galatasaray olurken, özellikle Colman'ı çok arayan Trabzonspor, rakibini karşılayamamanın yanında, hücuma da çok adamla çıkamayınca maçın renginin pek fazla değişmeyeceği anlaşılmış oldu.

İkinci yarının başında Galatasaray'ın geliştirdiği ilk atakta Sabri'nin ortasına ayak koyan Arda Turan'ın golünden sonra, Trabzonsporlu oyuncular neler olduğuna anlam vermeye başlayıp birazcıkta olsa silkinme alametleri göstermeye başladılar. 54. dakikada kazanılan duran topu iyi kullanan Selçuk'un ortasına Song ayak koyunca skor 2-1'e geldi ve Trabzonspor'un oyun olarak Galatasaray'a cevap vermesiyle ''asıl maç'' başlamış oldu.

Özellikle 2-1'den sonra müthiş bir tempo ve hareket geldi maça. O temponun içerisinde Trabzonspor inanılmaz bir golü, oyuna sonradan giren Engin Baytar'ın ayağından kaçırdı. O yoğun tempo 80. dakika civarlarında her iki takım oyuncularının da yorulmasıyla birlikte duruldu ve skor tabelasını değiştirmeyi başaramayan Trabzonspor oyuncularının da bir şekilde ''pes etmesine'' neden oldu.

Galatasaray'da ben maçın yıldızı olarak Arda Turan'ı görüyorum tabi ki ama hiç kuşkusuz sol açık mevkiinde yani istediği yerde maçın büyük bölümünde oynayan Caner'in performansı da göz kamaştırıcıydı. Alparslan ve Sabri kanat savunmalarını yapmalarının yanında etkili bindirmeler gerçekleştirdiler. Barış, Mustafa ve Ayhan'dan oluşan orta üçlüde, yeterli presi yapıp, topu olumlu kullanarak, Trabzonspor orta sahasına mutlak bir hakimiyet kurdu. Berkin oyuna girdiğinde ise şaşırdım çünkü maç başlamadan Football Manager 2010 oynuyordum ve Galatasaray'ın altyapısında mücadele eden genç oyuncuyu ''scoutlarımın'' tavsiyesiyle 200.000 euroya transfer etmiştim.

Trabzonspor, Gökhan Ünal'dan bir an önce kurtulmalı. Bakın satılmalı demiyorum, kurtulmalı diyorum çünkü Gökhan Ünal'ın kafasında bordo mavili forma tamamen bitmiş durumda. O moralsizliğin, o güçsüzlüğün, o zoraki koşmaların başka bir sebebi olabileceğini sanmıyorum. Varsa da umarım açıklanır da, biz de neler olduğunu öğrenmiş oluruz. Ne olursa olsun Umut Bulut, oyuna girdikten sonra getirdiği canlılıkla bile alkışı haketti Trabzonspor adına. Ceyhun'u yine beğendim. Elinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştı. Serkan Balcı'da öyle... Ömer Aysan kesinlikle bu takımın futbolcusu değil ve o bölgeye kesinlikle bir transfer yapması şart Trabzonspor yönetiminin çünkü aklıma Ömer'in alternatifi sakat Tayfun Cora geldikçe, beynim hata vermeye başlıyor. Takımın neden pres yapmadığını ve neden ''ruhsuz'' bir oyun ortaya koyduğunu da Şenol Güneş düşünecektir herhalde. Şenol Güneş demişken, oyuna Engin Baytar'ı alırken, oyundan Gabric'i çıkarması son derece yanlıştı belirtmek isterim. Üç büyüklerle sezon içinde oynadığımız dördüncü maçı da kaybetmiş olduk ki, sağolsun Galatasaray elinden gelen yardımı yaptı Trabzonspor'a sahaya çıkardığı kadroyla ama ''hiç olmazsa bir galibiyeti'' bile yine beceremedik. Üç büyüklerin Trabzonspor maçlarında kadrolarını biraz daha ''gençleştirmeleri'' biraz daha ''PAF takımımsı'' kadrolarla sahaya çıkmaları gerekiyor anlaşılan. Yoksa bu gidişle tarihin yazacağı bir seriye imza atacağız!

Ömer Üründül'ün yorumladığı her maçta inanılmaz deja-vular yaşıyorum. Dünkü maçta bunlardan birisiydi. 7,5 sene önce oynanan Brezilya - Türkiye maçının yorumlanmasıyla, dün akşam oynanan Galatasaray - Trabzonspor maçının yorumlanması arasında neredeyse hiç fark yoktu! Ömer Üründül ''konuşarak'' para kazanan adamların içerisinde herhalde kelime dağarcığı en kısıtlı olanı. Zaten izlerken ''utanıp, sıkıldığım'' bir maçı tamamen katletti, TRT'nin resmi yorumcusu...

1 yorum:

omanim dedi ki...

gerçekten utanç verici bir maçtı.keita yok elano yok kewwel yok baros yok nonda yok adamlar b takımıyla maça çıkıp seni yeniyolar.nerde gökdenizle fatihin trabzonsporundaki ruh nerde şimdi ki trabzon.valla allah bu takım taraftarlarına ve tüm camiasına sabır versin.artık bu trabzonspor öyle bir kuyudaki çıkarabilene helal olsun.