16 Şubat 2009 Pazartesi

Patlama!

Sezon başından beridir isteksizliği ve vurdumduymaz oyun stiliyle eleştirdiğim Fenerbahçe Hacettepe'nin üstüne gol olup yağdı adeta. 7-0'lık galibiyetin baş aktörü Alex de Souza olurken, en iyi yardımcı oyuncu hiç kuşkusuz Semih Şentürk'tü.

Güiza'nın kart cezalısı olmasını birçok Fenerbahçeli avantaj olarak görüyordu maçtan önce. Takım o kadar kötü futbol oynuyorduki Hacettepe karşısında alınabilecek olumsuz bir sonuç bile hiç kimseye garip gelmeyecekti. Güiza olmayınca ''mecburen'' sahaya sürülen Semih Şentürk ile birlikte Kaptan Alex'te sazı eline alarak daha ilk dakikadan itibaren rakibinin üzerine yağmurla birlikte yağmaya başladı sarı lacivertliler. Alex'in kafa golü ''hayran olunacak'' güzellikteydi. İlk devrenin sonunda skor 5-0 olmuştu bile. İkinci yarıyı daha bir dikkatli izlemeye başladım haliyle çünkü Adana Demirspor'un yıllardır süren ezikliği bu maçla tarihe gömülebilirdi. Daha dakika 58 olmuşken skor 7-0'a geldi. Bir yandan Hacettepeli futbolculara üzülürken (En başta genç kaleci Ulaş'a) bir yandan da Fenerbahçe'nin daha fazla gol atmasını istiyordum bakalım bu iş nereye varacak diye. 58'den sonra gol için yüklensede Fenerbahçe golü bulamadı ama sezonun en farklı galibiyetinin altına imzasını atmış oldu.

Bu tip maçları izlemek gerçekten çok zevkli oluyor, özellikle maç 6-0 olduğu anda Fenerbahçe tribünlerinin ''Kulakların çınlasın!'' tezahüratı çok ince bir taşlamaydı ve çok güzel bir hatırlatma oldu ezeli rakibine. Fenerbahçe'nin performansı da Beşiktaş gibi üst düzeydeydi. Karşısında da Hacettepe olunca goller ardı ardına geldi ve moral, motivasyon, özgüven ne derseniz deyin bu saydığım mental özellikler adeta yeniden tazelenmiş oldu. Önümüzdeki hafta Gençlerbirliği deplasmanından kayıpsız dönerlerse ''bir var bir yok'' oldukları şampiyonluk yarışında yeniden fazlasıyla ümitlenebilirler. Ezeli rakipleriyle puan puana gelmeyi başardılar şimdi sıra ''Anadolu Ateşini'' yakalamaya geldi...

Hiç yorum yok: