15 Nisan 2009 Çarşamba

Trabzonspor'da Rotasyon...

İkinci yarının başlamasıyla birlikte Trabzonspor'un etrafında gezen ''şans melekleri'' bizden bu kadar deyip Karadeniz'in hırçın sularından uzaklaşmış, Trabzonspor çift forvetli ve ''tek kanatlı'' oyun sistemiyle başbaşa kalmıştı. Ersun Yanal takım arasıra tökezlese de sezonun başından beridir kullandığı onbiri mecbur kalmadıkça değiştirmeyerek, neredeyse başladığı onbirle sezonu kapatmaya yeltendi. Tabi bu sayede yedek bekleyen oyuncular körelmeye yüz tuttu. Maç eksiklikleri tavana vurdu ve sezonun ilk yarısındaki Yattara krizinde neredeyse takımı sırtlayan Isaac bile sudan çıkmış balık gibi oldu aldığı kısa sürelerin içinde.

Sağlı sollu alınan beraberlikler ve mağlubiyetlerle rotasından bir hayli sapan Trabzonspor'un yetenekli teknik direktörü Ersun Yanal kötü gidişe müdahelesini neredeyse 2 ay sonra yaparak forvetlerden kötü olanı yani Gökhan Ünal'ı yanına alıp, kötünün iyisi Umut Bulut'u sahada bıraktı. Sürekli ikisinden birini tercih ettiği Alanzinho ve Yattara ikilisini sahaya beraber saldı ve Trabzonspor Hacettepe'yi 4-1 ile geçti.

Bu galibiyeti sisteme bağlamak ise mümkün değil. Alanzinho ve Yattara'nın birlikte oynaması ve Colman'ın muhteşem pas yeteneğiyle Trabzonspor hücumlarının kanatlara yayıldığını ve içeriye bol bol orta yapıldığını görmemek mümkün değil ancak son vuruş becerisi üst düzeyde olmayan forvetlere sahip olduğumuz bu tip ortaların her şekilde anormal derecede fazla yapılması gerekiyorki Umut kendisine gelen isabetli beş ortanın birini gole çevirebilsin. Ben Hüseyin'in yanına 10 defa hatta 20 defa Serkan Balcı'yı tercih ederim ancak hoca Selçuk'ta ısrarlı. Tabi bunun sebeplerinden birisi de hocanın Selçuk'u ta Manisa'dan beridir tanıyor olması. İnandığı futbolcuyla oynamak istiyor. E Omanim'in dediği pencereden bakınca (geçen sene orada Ayman vardı!) çok büyük bir sorun teşkil etmiyor Selçuk'un oynaması.

Forvetlerden birisinin kulübeye gelmesi takımın hücum gücünü büyük oranda arttırdı burası kesin ancak yine de Hacettepe karşısında bulunan dört golün üçünün karambol birinin de kontraatak sonucu olması sisteme biraz daha zaman tanınması gerektiğini ispatlıyor. Ersun Yanal için Gençlerbirliği maçında Umut'u yanına alıp sahaya Gökhan Ünal'ı süreceği şeklinde söylentiler dolaşıyor. Bir maç birisini, diğer maç diğerini oynatarak ikisini de hazır tutacakmış denilene göre. Umarım böyle bir abukluğa imza atmaz hoca.

Her ne olursa olsun yüzeysel olarak baktığımızda ''illallah'' ettiğimiz Gökhan Ünal ve Tayfun Cora'nın forma giymediği ilk maçta alınan 4-1'lik galibiyet ilerisi için umut vermiş oldu bizlere, Gençlerbirliği ve Sivasspor maçlarından çıkarılacak olan 6 puan, biten umutları yeniden canlandırabilir ki bu güç bu takımda fazlasıyla var, yeter ki dış etkenler, özellikle yerel medya ve Avni Aker seyircisi yola mayın döşemesin...

Hiç yorum yok: