Adam Gibi Gidenlerden...

Aslında çok bile dayanmıştı Beşiktaş'ın bu haline, bu yönetim şekline. Önce kısa bir ''icraatın içinden'' yaptı. Ardından basına yüklendi bazen üstü kapalı, bazen de açık açık. Sonunda O görevinin başındayken Lucescu ile görüşen Yıldırım Demirören için ''şimdi rahat rahat görüşebilir'' dedi. Helalleşti ve ayrıldı. Muhtemelen tekrar silbaştan yapacak. Efendiliği ile duruşu ile adamlığı ile kariyerine yine bir Anadolu kulübünde devam edecek. Yükselmeye çalışacak tekrar...

Sezona iyi girdi Beşiktaş. Rafael Benitez tarzı bir rotasyon uygulaması vardı Ertuğrul Sağlam'ın kah Nobre - Bobo oynuyordu forvette, kah Holosko - Nobre ya da Bobo - Holosko. Bir hafta İbrahim Üzülmez varsa sol bekte bir hafta Seric oluyordu, yabancı kontenjanı izin verdiği ölçüde. Serdar Özkan ve Aydın Karabulut gibi iki genci Türk futboluna armağan etti. Vizyonu Beşiktaş teknik direktörlüğü için yeterli miydi? Tartışılır, tartışılır ama Ertuğrul Sağlam'dan daha vizyonsuz daha iş bilmez adamlar hala kulübün başında ve yeni teknik direktör aramakla meşgul. Beşiktaş ligde 4 galibiyet ve 2 beraberlikle (biri deplasmanda Trabzonspor) ligde üçüncü sıradayken hocasını değiştirdi.

Göreve geldiği yıldan beri birçok abuk sabuk işe imza atan Yıldırım Demirören ve O'nun basiretsiz yönetici kadrosu son yılların en büyük skandallarından birine imza attı bana göre. Hiç ama hiç şık olmadı genç hocanın takımdan ayrılışı. Beşiktaş'ta zaten şık olmayan o kadar çok şey oluyor ki bu aralar... Sinan Engin hala orda, Yıldırım Demirören hala orda, Levent Erdoğan hala orda, Ertuğrul Sağlam yok... Eğer idealist ve prensipli bir Türk teknik direktör olsaydım Yıldırım Demirören'in başkanlık yaptığı Beşiktaş Kulübü'nde asla çalışmazdım. Umarım bu sezon bitmiştir Beşiktaş için, umarım bu kararla havlu atmış olurlar, umarım yüzyıllık çınar KOCA BEŞİKTAŞ başındaki bu beladan tez zamanda kurtulur, adam gibi adamlar yönetir bu koca çınarı... Bu asırlık kulübü...