4 Aralık 2008 Perşembe

Berlin'de Parlak Bir Gece...

6 puanla başladı Galatasaray maça, Hertha Berlin ise bir maç eksiği ile 2 puanla. Kimin kazanmaya daha çok ihtiyacı olduğu puan sıralamasında da belli oluyordu aslında. Son 4 lig maçını kazanan Hertha Berlin, Galatasaray'ın hemen hemen Benfica maçıyla aynı taktiksel anlayışla çıktığı maçta pozisyonlar bulsa da tutunamadı ve hakem olsam benim penaltı çalmayacağım bir pozisyonda yenilen penaltı golüyle teslim oldular Galatasaray'a. Lincoln'ün sahaya kaptan olarak çıkması ne kadar yanlış ise sahada oynadığı futbol o kadar doğruydu. Meira'nın bir an önce stopere çekilip Mehmet Topal'ın yani geçen sezonki şampiyonluğun bana göre baş mimarının bir an önce bölgesine monte edilmesi Galatasaray'ı oldukça rahatlatacaktır önündeki maçlar için.

Duyduğuma göre pazartesi günü Karl Heinz Feldkamp, Skibbe'nin de bulunduğu bir toplantı yapmış futbolcularla. Skibbe'nin ağzını bile açmadığı toplantıda Kalli takıma beklentilerini anlatmış, ben bu Kalli ve Galatasaray ilişkisini bir türlü anlayamadım gitti anlayan varsa bana da anlatsın, geçen sezon 6 maç kala istifa etti şimdi ise daha bir yetkili olarak yeniden takımın başında. Bu işte bir bit yeniği var bence ve ortaya çıkacak.

Metalist Kharkiv deplasmanda Benfica'yı yenemezse Galatasaray UEFA Kupası'nın üçüncüleri içinden rakip seçecek kendine, şayet kazanırsa Ukraynalılar, bu kez Şampiyonlar Ligi'nin üçüncüleri arasından rakip bulacak sarı kırmızılılar, bence 18 Aralık'ta ki maçta Galatasaraylıların dualarının Benfica'nın yanında olması gerekiyor zira Şampiyonlar Ligi'nden gelmesi muhtemel hemen hemen tüm rakipler Galatasaray'ı eleyebilecek güçte. Bu zorlu gruptan çıkmayı başaran Galatasaray'ın derede boğulmaması için Benfica'nın ''desteğine'' ihtiyacı olacak..

Hiç yorum yok: