24 Kasım 2008 Pazartesi

Geliyorlar...

12. Haftanın son maçını oynadı Beşiktaş Eskişehirspor ile İnönü Stadyumu'nda. Zor geçmesini beklemiyordu kimse karşılaşmanın zaten zor geçmedi. Her iki devrede atılan birer gol işi bitirdi ve Beşiktaş rakiplerinin ''çok'' puan kaybettiği haftada kazanarak büyük bir avantaj sağladı.

Maçla ilgili söylenecek ilk şey hiç kuşkusuz Tello'nun Ömer Üründül tabiriyle ''olağanüstü güzel'' futbolu. Mustafa Denizli'nin gelişinden sonra bambaşka bir futbol oynamaya başlayan Şilili oyuncu, direk kornerden attığı ancak yardımcı hakemin seçemediği golün iptalinden hemen sonra aynı güzellikte kullandığı ikinci duran topu yine ''kör noktaya'' göndererek, Sivok'un golünün hazırlayıcısı oldu. İkinci yarıda Holosko'nun Nobre'ye attırdığı golde ise atağın ''siftahını yapıp'' Holosko'yu harika kaçırarak, maçı 54. dakikada bitirmiş oldu. Ertuğrul Sağlam'ın tecrübesizliğimi yoksa Mustafa Denizli'nin iş bilirliğimi, hangisi sebep bilmiyorum ama Tello şu an Beşiktaş'ın en iyi oyuncusu konumunda.

Beşiktaş adına bir başka keyif unsuru ise hiç kuşkusuz Slovak oyuncu Filip Holosko. Maliyetiyle çokça eleştiri konusu olsa da, oynadığı futbolla Beşiktaş'a olan maliyetinin ''az bile'' olduğunu ispatlıyor her hafta. Etkili driplingleri ve tamamen takımın kazanmasına yönelik oyunu gerçekten takdir edilmeli. Eduard Cisse'de performansını yükselten oyunculardan Beşiktaş'ta. Ekrem Dağ ise yeterli şansı buldukça iyi oyununu devam ettiriyor ve alacağı süreyi her hafta biraz daha arttırıyor. Takımın tek eksisi ise Delgado'nun performansı. Arjantinli oyuncu maçın büyük çoğunluğunu saklanarak geçirsede her an skor değiştirecek potansiyelde olduğu için rakip savunmaları üstüne çekip, arkadaşlarına boş alan yaratmayı beceriyor.

Beşiktaş'ın önümüzdeki hafta rakibi Fenerbahçe. Kazanırsa sarı lacivertlilerle arasındaki puan farkını sekize çıkaracak ve Fenerbahçe'nin umutlarını hemen hemen bitirmiş olacak. Bu performansla kaybedeceklerini hiç sanmıyorum. Alacakları beraberlik bile onları son derece avantajlı hale getirecek. Mustafa Denizli Fenerbahçe ve Galatasaray'dan sonra Beşiktaş'ı da şampiyon yapabilecek mi? Bu soruya şimdiden evet ya da hayır demek son derece iddialı olur ancak söylenecek tek şey, bu ışığın fazlasıyla olduğu...

Hiç yorum yok: